Divan edebiyatı, medreseden yetişme aydınların yarattığı yazılı bir edebiyattır.
Divan edebiyatı ve halk edebiyatının karşılaştırılması.
DİVAN EDEBİYATI | HALK EDEBİYATI | ||
1. |
Divan edebiyatı, medreseden yetişme aydınların yarattığı yazılı bir edebiyattır. |
1. |
Geniş halk kitleleri arasında varlığını sürdüren sözlü bir edebiyattır. Dönemin ürünleri belli bir tarihten sonra zaman zaman yazıya geçirilmiştir. Büyük ölçüde doğaçlamaya dayanır. |
2. |
Divan edebiyatında kullanılan alfabe, Arap alfabesidir. |
2. |
Sözlü olduğu için alfabe yoktur. |
3. |
Divan edebiyatın dili, Arapça, Farsça, Türkçe karışımı Osmanlıca denilen yapay bir dildir. Dil, yabancı sözcük ve tamlamalarla yüklüdür. |
3. |
Halk edebiyatının dili, halkın kullandığı günlük konuşma dilidir. |
4. |
Divan edebiyatı şiir ağırlıklıdır. Nesir (düzyazı) şiirin gölgesinde kalmış, gelişememiştir. |
4. |
Halk edebiyatı da genel olarak şiir üzerinde yürümüştür. |
5. |
Divan şairleri şiirlerini "Divan" adını verdikleri kitaplarda toplarlar. |
5. |
Halk şairlerin şiirleri "cönk" denilen defterlerde toplanır. |
6. |
Divan şiirinde nazım birimi genellikle "beyittir", ölçü "aruz"dur. Şiirde tam ve zengin uyaklar kullanılır. Şiirde biçim kusursuzluğu çok önemsenir. |
6. |
Halk şiirinde nazım birimi "dörtlük", ölçü "hece"dir. Genel oarak yarım ve cinaslı uyak kullanılır. Geleneksel Türk şiir biçimlerinin kullanılmasına devam edilir. |
7. |
Divan şiirinde konu zenginliği yoktur. Belli konular değişik şairler tarafından defalarca işlenmiştir. |
7. |
Halk şiirinde de konu genişliği olduğu söylenemez. |
8. |
Konular belli bir bakış açısıyla ve mazmun denilen kalıplaşmış bir anlatımla ifade edilir. Mazmun bir gelenek yaratmıştır. |
8. |
Halk şiirininde kendine özgü mazmunları vardır. Ancak, divan şiirindeki kadar kesin kurallara bağlı değildir. |
9. |
Divan edebiyatı Türk halkının tarih ve kültür kökenleriyle bağ kuramamış, Arap ve İran şiirinin ilke ve kurallarına göre yaratılmıştır. |
9. |
Halk edebiyatı ise, Orta Asya'da, Türk halkının tarihsel kaynağında oluşan, geleneğini, özünü, koruyup geliştiren ve sürdüren bir edebiyattır. |
10. |
Divan edebiyatı, belirli kültür merkezlerinde oluşan, "yüksek zümre" dediğimiz azınlık edebiyatıdır. Daha çok saray – medrese – konak çevreleri içinde varlığını sürdürmüştür. |
10. |
Halk edebiyatı ise, köyleri, kasabaları, konar-göçer toplulukların bulunduğu bütün bir coğrafyayı kuşatır. Halkın coğrafi ve toplumsal yaşam alanları halk edebiyatının doğal ortamıdır. |
11. |
Divan şiiri daha çok zihinde yaratılmıştır. Günlük yaşamdan kopuk, soyut ve hayali unsurları yansıtır. |
11. |
Halk şiirinde de hayali öğeler olsa da bunlar günlük yaşamın gerçeğine yakındır. Doğasıyla, insanıyla daha somut ve yerli motifler ağırlık kazanır. |
12. |
Divan şiirinde belli nazım biçimleri (gazel, kaside, mesnevi… vb.) ve belli nazım türleri (methiye, mersiye, hic- viye… vb.) vardır. Bunlar da genel olarak Fars şiirinden alınmıştır. |
12. |
Halk şiirinde de belli nazım biçimleri (koşma, semai, varsağı…vb.) ve belli nazım türleri (güzelleme, koçaklama, taşlama… vb.) kullanılır. |