Tıkanmış damarlar kalp krizlerinin başlıca nedenleri olabilir. Ancak bunun yanında kalp krizini tetikleyen, günlük hayatın içinde olan başka faktörlerde mevcut. Peki bu faktörlerin neler olduğunu biliyormuyuz?
Alışılmamış derecede ağır egzersizler. Özellikle yorgunluk anında ve stres durumunda yapılan egzersizler zararlı olabilir. Hareketsiz hayat sürenlerin birden ağır egzersiz yapmaları kalp krizini tetikleyebilir. Yaşa göre egzersiz uygulanması daha makul olur.
Stres, öfke damarlarında kireçlenme olan kişilerde tehlikeli olur. Deprosyan da aynı etkiyi yapar.
Angina pektoris ( efor sırasında veya stres anında göğse ağrı gelmesi ) kalp krizine dönüşebilir.
Kalp dışı ameliyatlar risk taşıyabilir. Ameliyat öncesi çok iyi değerlendirilerek gerekli önlemleri almak gerekir. Ameliyat sonu ilk 3 gün çok önemlidir.
Tansiyon düşüklüğü ( şok, kanama ) kalbin beslenmesini bozar.
Ateş taşikardiye nedne olarak kalbin oksijen harcamasını artırır.
Çarpıntı, kalp ritim bozuklukları oksijen tüketimini artırır.
Solunum sistemi infeksiyonları, akciğerlerin oksijenasyonunun azalması risk oluşturur.
Bazı ilaçlar çarpıntı yaparak ve kalp damarlarını büzerek zararlı olur.
Akciğerde pıhtı oluşması zararlı olur.
Kan şekerinin düşmesi, kalp damarlarının beslenmesini bozar.
Aort damarının veya kapağının daralması kalbin kanlanmasını zorlaştırır.
Kokain kullanılması kalbe ve damarlarına olumsuz etki eder.
Göğüs travması kalbin damarlarının yırtılmasına neden olabilir.
Alerjik durumlar, bazı alerjik reaksiyonlar kalp için zararlı olabilir.
Nörolojik bozukluklar ( inme, beyin infarktüsü ) koronerlere olumsuz etki yapar.
Sabah uykudan uyanık hale geçildiği saatler, kalp için nazik bir zamandır. Bu sırada kalp için zararlı olan hormonlar ( kate-kolamin, kortizol vs. ) salgılanır. Bunlar, kanın pıhtılaşmasını arttırır. Bundan dolayı sabah uyanır uyanmaz egzersiz yapmak sakıncalı olur.