Türkiye'deki ovaları, oluşum nedenlerine, bulundukları yerlere ve bulundukları yükseltilere göre gruplandırmamız mümkündür.

Türkiye'nin ovaları (oluşumlarına göre, bulundukları yere göre) ve genel özellikleri

TÜRKİYE'NİN OVALARI

Akarsular tarafından derin yarılmamış, çevrelerine göre alçak olan, alüvyonlarla örtülmüş geniş düzlüklere ova denir. Ovalar tarım ve ulaşıma elverişli olduğu için insanların yaşam ve geçim alanıdır. Türkiye'de irili ufaklı bir çok ova vardır. Bunlardan bir kısmı deniz kenarlarında, büyük bir kısmı ise iç kesimlerdedir. Batı Anadolu'da ovaların büyük bir kısmının yükseltisi 0 - 200 metre arasındayken İç Anadolu'daki ovaların çoğu 800 - 1000 metre dolaylarındadır. Doğu Anadolu'da yükseltileri 2000 metre'ye yaklaşan ovalar vardır.

Ülkemizdeki ovaların genel özellikleri :

Tarım açısından önemlidirler.

Hayvancılık açısından önemlidirler.

Yerleşmeye uygun alanlardır.

Akarsu veya göl tortularıyla kaplı oldukları için verimli arazilerdir.

Ulaşım kolaylığı ve maliyetlerin ucuz olmasından dolayı konut ve sanayi tesisi inşaatları için elverişli yerlerdir.

Maden suları ve sıcak su kaynakları yönünden elverişlidir.

Yer altı ve yer üstü su kaynakları bakımından zengindirler.

Yer kabuğunun hareketli zeminlerinde bulundukları için, deprem yönünden tehlikelidirler.

Depreme karşı hassas olan bu tür arazilerdeki yerleşim alanları dikkatle seçilmeli ve yapılacak olan konutlar depreme dayanıklı olmalıdır.

Kıyı ovalarımızın büyük bir bölümü delta ovasıdır. Bu yüzden çok verimlidir. İhraç ettiğimiz tarım ürünlerinin çoğu bu ovalarda yetiştirilir.

Az eğimli olan delta ovalarımızda zaman zaman su taşkınları görülmektedir.

Koy ve körfez kenarında akarsular tarafından oluşturulan deltalar zamanla buraların dolmasına neden oldukları için bu tür ovaların gelişimi dikkatle izlenmeli ve gereken önlemler zamanında alınmalıdır.

Kıyı bölgelerimizdeki delta ovaları, verimli toprakları ve elverişli iklim özellikleriyle adeta altın üçgen olarak değer kazanmaktadır. Bu nedenle, bu ovalarımızı çok iyi bir şekilde değerlendirerek erozyon ve çeşitli taşkınlardan korumalıyız.

Türkiye tarımını ayakta tutan ve yönlendiren en önemli yer şekilleridir. Bu yüzden bu tür alanların yerleşimden uzak tutulmasına özen gösterilmelidir.

Hızla artan ve gelişen yerleşim alanlarını, sanayi kuruluşlarını ve ulaşım ağını bu alanların dışındaki arazilere yönlendirmek en iyi planlama örneğidir.

Türkiye'deki ovaları, oluşum nedenlerine, bulundukları yerlere ve bulundukları yükseltilere göre gruplandırmamız mümkündür. Ovaları oluşumlarına göre ve bulundukları yere göre sınıflandırabiliriz:

1) OLUŞUMLARINA GÖRE OVALAR

a. Tektonik Ovalar

Türkiye arazisi, 3. zaman ve 4. zaman başlarındaki tektonik hareketlerden çok etkilenmiştir. Gerek dağ oluşumu hareketleri, gerekse daha sonraki topyekün yükselme hareketleri, Türkiye'de arazinin çok engebeli olmasına yol açmıştır.

Bu nedenle yükselen yerlerin arasında çöken alanlar oluşmuştur. İşte bu çukurluklar daha sonra akarsuların taşıdığı alüvyonlarla dolarak, tektonik kökenli ovaları oluşturmuşlardır. Tektonik hareketler sırasında kırılarak çöken alanlar, üzerlerinde alüvyonların birikmesiyle birer ova hâlini almıştır. Bunlara çöküntü ovası da denir.

Belli bir fay hattı boyunca sıralanan ovalarımızın başında, Kuzey Anadolu Fay Kuşağı üzerinde yer alan ovalar gelmektedir. Ezine, Manyas, Ulubat, Biga, Gönen, Bursa, İnegöl, Yenişehir, Orhangazi, Gemlik, İznik, Bolu, Düzce, Kaynaşlı, Ilgaz, Ladik, Suluova,Taşova, Vezirköprü, Turhal, Eleşkirt, Zile, Niksar, Erbaa (Tokat), Suşehri (Sivas), Erzincan, Erzurum, Pasinler, Ardahan, Karlıova, Iğdır, Bingöl ve Ağrı ovalarıdır.

Batı Anadolu Fay Hattı üzerinde yer alan ovalar;

  • Bakırçay vadisinde; Dikili, Bergama, Soma ve Kırkağaç ovaları,
  • Gediz vadisinde; Manisa, Akhisar, Turgutlu, Salihli ve Alaşehir ovaları,
  • Küçük Menderes vadisinde; Torbalı, Tire ve Ödemiş ovaları,
  • Büyük Menderes vadisinde; Söke, Koçarlı, Aydın, Yenipazar, Nazilli ve Sarayköy ovaları,

Güney Anadolu Fay Hattı üzerinde yer alan ovalar; Amik, Malatya, Elazığ, Hınıs, Muş, Varto, Elbistan, Göynük, Afşin ve Kahramanmaraş ovaları,

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde; Nizip, Suruç, Ceylanpınar, Harran (Altınbaşak) ve Viranşehir ovaları,

İç Anadolu Bölgesi'nde; Aksaray, Eskişehir, Akıncılar (Mürted), Ankara, Çubuk ovaları tektonik ovalardır.

b. Delta Ovaları

Akarsuların karalardan aşındırdığı malzemeyi deniz içerisinde biriktirmesi sonucu oluşan ovalara delta ovası denir. Akarsularla denize kadar taşınmış olan kum, mil, kil gibi alüvyonlardan oluşan bu ovalar, ülkemizin verimli tarım alanlarıdır. Başlıca delta ovaları;

Karadeniz Bölgesi'nde; Bafra (Kızılırmak), Çarşamba (Yeşilırmak)

Ege Bölgesi Bölgesi'nde; Meriç (Meriç ve Ergene), Balat (Büyük Menderes), Selçuk (Küçük Menderes), Menemen (Gediz) ve Dikili (Bakırçay)

Akdeniz Bölgesi'nde; Çukurova (Seyhan ve Ceyhan), Silifke (Göksu) ve Samandağı (Asi)

c. Taban Seviyesi Ovası

Akarsuların denize ulaşamadan deniz seviyesine yakın yerlerde taşıdıkları alüvyonları biriktirmeleri sonucunda oluşan taban seviyesi ovaları (kıyı düzlüğü) bulunmaktadır. Bu ovalara örnek olarak Marmara Bölgesi'nde; Adapazarı Ovası, Akdeniz Bölgesi'nde; Köyceğiz, Antalya, Dalaman, Manavgat, Finike ve Serik ovalarıdır.

d. Karstik Ovalar

Akdeniz Bölgesi'ndeki iç ovaların önemli bir bölümü karstik kökenli (polye) ovalarıdır. Karstik ova olarak adlandırılan polye ovalarının çoğu tektonik çöküntü alanlarında oluşmuştur. Bu ovaların tabanında yer yer bazı göllere rastlanır. Bunlar, daha çok Batı ve Orta Toroslar ile Güneydoğu Anadolu ve Ege bölgeleri çevresinde bulunur. Bunların başlıcaları; Muğla, Kestel, Elmalı, Avlan, Korkuteli, Acıpayam, Suğla, Tefenni, Gölhisar, Kızılova, Seki, Bozova, Çeltikçi, Bademağacı, Şuhut, Güngörmez, Kızılkaya ve Gembos karstik ovalardır.

e. Dağ İçi Ovaları

Ülkemizde kıvrım dağlarının arasında akarsuların biriktirmesi sonucu oluşana ovalara dağ içi ovaları adı verilir. Dağ içi ovalarının yükselti seviyeleri oldukça fazladır. Malatya, Elazığ, Bingöl, Muş ve Malazgirt ovaları bunların başlıcalarıdır.

f. Dağ Eteği Ovaları

Dağların eteklerinde akarsular tarafından oluşturulmuş birikinti konileri zamanla birleşerek birikinti yelpazelerine, birikinti yelpazeleri de birleşerek dağ eteklerinde ovalara dönüşebilirler. Bu tür ovalara dağ eteği ovası adı verilir. Amanos Dağları'nın (Dörtyol - Erzin) yamaçlarındakiler örnek olarak verilebilir.

g. Volkanik Ovalar

Volkan patlamasıyla çıkan lavların tektonik çukurlukları doldurmasıyla oluşturulan ovalar vardır. Bunlara volkanik ovalar adı verilir. Erciyes Dağı'ndan dolayı oluşan Develi (Kayseri) ovası örnek olarak verilebilir.

h. Göl Yeri Ovası

III. jeolojik zaman sonlarında, Anadolu'da bulunan çok sayıdaki gölün kuruması ya da küçülmesiyle ortaya çıkan arazilerin, daha sonra kısmen akarsuların getirdikleri alüvyonlarla örtülmesi sonucu oluşmuş ovalar vardır. Bunlara göl yeri ovası denir. Konya Ovası, Akşehir Gölü, Hotamış Gölü, Sultan Sazlığı göl yeri ovalarına örnek olarak verilebilir.

2) BULUNDUKLARI YERE GÖRE OVALAR

1. Kıyı Ovaları

Kıyı ovalarına alçak ovalar adı da verilir. Adından da anlaşılacağı gibi yükseltisi fazla olmayan ovalardır. Türkiye'nin üç tarafı denizlerle çevrilidir. Denizlere olan kıyı uzunluğu yaklaşık olarak 8000 metredir. Bu kadar uzun kıyılardan, çok sayıdaki akarsular denize ulaşır. Bu akarsuların denize ulaştığı yerde deltalar oluşur. İşte bu deltalar, Türkiye'nin başlıca kıyı ovalarıdır.

Başlıca delta ovalarımız şunlardır: Karadeniz Bölgesi'nde; Bafra (Kızılırmak), Çarşamba (Yeşilırmak), Ege Bölgesi Bölgesi'nde; Meriç (Meriç ve Ergene), Balat (Büyük Menderes), Selçuk (Küçük Menderes), Menemen (Gediz) ve Dikili (Bakırçay), Akdeniz Bölgesi'nde; Çukurova (Seyhan ve Ceyhan), Silifke (Göksu) ve Samandağı (Asi). Delta ovaları dışında da kıyı ovaları vardır. Bunlar kıyı boyu düzlükleridir. Marmara Bölgesi'nde; Adapazarı Ovası, Akdeniz Bölgesi'nde; Köyceğiz, Antalya, Dalaman, Manavgat, Finike ve Serik ovalarıdır.

Türkiyenin kıyı ovaları

2. İç Ovalar

Yüksek ovalar olarak da bilinen iç bölge ovalarının bir kısmı, belli bir fay hattı boyunca sıralanırken, bir kısmı ise dağınık durumdadır. Belli bir fay hattı boyunca sıralanan ovalarımızın başında, Kuzey Anadolu Fay Kuşağı üzerinde yer alan ovalar gelmektedir. Doğuda Pasinler'den itibaren, batıda İzmit Körfezi'ne kadar uzanan bu ovalar şunlardır: Pasinler, Erzurum, Erzincan, Suşehri (Sivas), Niksar,Erbaa (Tokat), Taşova, Suluova, Merzifon (Amasya), Tosya (Kastamonu), Kurşunlu, Çerkeş (Çankırı), Bolu, Düzce, Adapazarı ve Sapanca ovalarıdır.

Batı Anadolu'daki iç bölge ovaları doğu-batı doğrultusunda uzanan ve Batı Anadolu Fay Kuşağı olarak bilinen grabenler üzerinde oluşmuştur. Bunlar, kuzeyden güneye doğru şöyle sıralanır: Bakırçay grabeninde Bergama, Soma ve Kırkağaç ovaları yer alırken, Küçük Menderes çöküntüsünde Torbalı, Tire ve Ödemiş ovaları bulunur. Gediz vadisinde Manisa, Akhisar, Turgutlu, Salihli ve Alaşehir ovaları uzanır. Ege Bölgesi'nin en büyük ovası olan Büyük Menderes grabeninde ise; Söke, Koçarlı, Aydın, Yenipazar ve Sarayköy ovaları yer alır. Bu bölgede grabenler dışında bulunan diğer ovalar; Kütahya, Simav, Afyon ve Sandıklı ovalarıdır.

Akdeniz Bölgesi'ndeki iç ovaların önemli bir bölümü karstik kökenli polye ovalarıdır. Karstik ova olarak adlandırılan polye ovalarının çoğu tektonik çöküntü alanlarında oluşmuştur. Bunlar, daha çok Batı ve Orta Toroslar ile Güneydoğu Anadolu ve Ege bölgeleri çevresinde bulunur. Bunların başlıcaları; Muğla, Kestel, Elmalı, Avlan, Korkuteli, Acıpayam, Suğla, Tefenni, Gölhisar, Kızılova, Seki, Bozova, Çeltikçi, Bademağacı, Yellice, Şuhut, Güngörmez, Kızılkaya ve Gembos karstik ovalardır.

Güneydoğu Anadolu Fay Kuşağı boyunca uzanış gösteren iç ovalar, Amanos Dağları'nın güney eteklerinden itibaren; Amik, Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya, Elazığ, Muş, Varto, Hınıs, Karlıova ve Göynük çöküntü ovalarıdır. Ortalama yükseltisinin fazla olmaması nedeniyle Doğu Anadolu Bölgesi'nin yerleşmeye en müsait yerleri buralardır. Çünkü bu ovalar çevrelerine göre alçak ve verimli olup, iklim açısından daha elverişli özelliklere sahiptir.

Doğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan diğer çöküntü ovaları ise Iğdır, Erzurum, Erzincan, Bingöl, Afşin ve Elbistan ovalarıdır.

İç Anadolu Bölgesi'ndeki ovalarımızın çoğu çöküntü ovalarıdır. Bunların başlıcaları Konya, Eskişehir, Akşehir, Ereğli, Akıncılar (Mürted) ve Çubuk ovalarıdır.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki ovalarımız da tektonik kökenlidir. Diğer iç bölge ovalarımıza göre yükseltileri daha azdır. Bunlar; Nizip, Suruç, Altınbaşak (Harran) ve Ceylanpınar ovalarıdır.

Türkiyenin iç ovaları

  • Yazı Etiketleri :
  • Türkiye'nin karstik ovaları
  • Türkiye'nin kıyı ve iç ovaları
  • Türkiye'nin tektonik ovaları
Türkiye'nin iklim elemanları
Yazıyı Oku

Türkiye'nin iklim elemanları

Türkiye'de akarsuların oluşturduğu yer şekilleri
Yazıyı Oku

Türkiye'de akarsuların oluşturduğu yer şekilleri

Türkiye'de buzulların oluşturduğu yer şekilleri
Yazıyı Oku

Türkiye'de buzulların oluşturduğu yer şekilleri

Türkiye'de rüzgarların oluşturduğu yer şekilleri
Yazıyı Oku

Türkiye'de rüzgarların oluşturduğu yer şekilleri

Türkiye'de dalga ve akıntıların oluşturduğu yer şekilleri
Yazıyı Oku

Türkiye'de dalga ve akıntıların oluşturduğu yer şekilleri

Türkiye'nin platoları (aşınım, tabaka düzlüğü, lav, karstik platolar)
Yazıyı Oku

Türkiye'nin platoları (aşınım, tabaka düzlüğü, lav, karstik platolar)

Menu