Çarşıdan kitap aldım. |
Ömründe rahat yüzü görmedi |
Parkta gezintiye çıktık. |
Haberi duyunca içim parçalandı. |
Ağacın dalları sallanıyordu. |
Düğün, mahalleyi ayağa kaldırdı. |
Üzüm, çok faydalı bir meyvedir. |
Çocuk, bize meydan okudu. |
Kara günlere kaldık. |
Dağda kertenkele gördüm. |
Önce söz verdi, sonra yan çizdi. |
Bu kuru inadından vazgeç. |
Yoldaki kayayı kenara çektik. |
Geceleyin çok şimşek çaktı. |
Arkadaşım kalbimi kırdı. |
Kardeşim oyuncağımı kırdı. |
Olay iyice dallanıp budaklandı. |
Adamın bin tarakta bezi var. |
Annem kardeşime bez aldı. |
Demir yürekli bir adamdı. |
Annemi her yolculukta otobüs tutar. |
Adam derin düşüncelere daldı. |
Kardeşinin trafik kazası yaptığını duyunca dünyası yıkıldı. |
Arkadaşlarıyla koyu bir sohbete daldı. |
Akşam oynadığım maçta üç gol attım. |
Derslerine çalışmayınca annesi köpürdü. |
Sıcak bir çayın varsa içerim. |
Babası bu hastalıktan çok çekti. |
Üçgenin çevresini hesaplaması çok kolaydır. |
Aysu eve gelir gelmez odasını dağıttı. |
Türkçe dersinde mecaz anlam öğrendik. |
Yere düşen cevizleri topladık. |
Van kedilerinin gözleri renklidir. |
Türkünün nakarat bölümünü ezberledim. |
Melike, sürekli sözümü kesiyor. |
Müzik dersinde notaları öğrendik. |
Azra, elma toplarken ağaçtan düştü. |
Teyzem burnundan ameliyat oldu. |
Boğa öfkesinden patlamak üzereydi. |
Ninem ocakta yemek pişirdi. |
Öğretmene boş gözlerle bakıyordu. |
Doktor, reçeteye çok ilaç yazdı. |